dost ve sevgili üzerine...
Geçen gün Mustafa ve Emre ile yaptığımız o güzel sohbetten sonra karar verdim bu yazıyı yazmaya...
Ben her zaman bir sevgilinin bir dost kadar iyi tanıyamayacağını ve anlayışlı olamayacağını düşünürüm. Bunu düşünmemin nedeniyse bugüne kadar gördüklerim... Sevgili, kendi kafasında yarattığı sizi tanımaya çalışır, kendi ilişki kalıbına uyan yönleriniz onun için önemlidir ve hata yaparsanız telafisi için fırsatınız pek yoktur. Ama dostunuz için kötü yanlarınızın, yaptığınız hataların bir önemi yoktur. O sizi her yönünüzle tanır, sever, değer verir. Hatalarınız olduğunda sizi uyarır, akıl verir, dinler. Hataların nedenlerini daha kolay itiraf edersiniz dostunuza, çünkü sizi bırakıp gitmeyeceğini bilirsiniz. Bir dosta asla rol yapmazsınız ama sevgiliyi kaybetmeme uğruna kendiniz olmayı bıraktığınız durumlar çoktur. Sizi çok seven dostlarınızdan zaman zaman sevgili uğruna vazgeçtiğiniz de olur ama döner dolaşır gelirsiniz birgün yine aynı meclise, ve kapısı hep açıktır. Sevgiliden yenilen kazıkların tedavi noktası da yine dost kapısıdır.
Sevgiliden "ayrılsak da dost kalamayız"... Çünkü hiç dost olunmamış biriyle dost kalınması da mümkün değildir mantık olarak...
Peki dost olanlar daha sonra sevgili olabilir mi? Sevgili olup bir dostu kaybetmeye değer mi?
Ben her zaman bir sevgilinin bir dost kadar iyi tanıyamayacağını ve anlayışlı olamayacağını düşünürüm. Bunu düşünmemin nedeniyse bugüne kadar gördüklerim... Sevgili, kendi kafasında yarattığı sizi tanımaya çalışır, kendi ilişki kalıbına uyan yönleriniz onun için önemlidir ve hata yaparsanız telafisi için fırsatınız pek yoktur. Ama dostunuz için kötü yanlarınızın, yaptığınız hataların bir önemi yoktur. O sizi her yönünüzle tanır, sever, değer verir. Hatalarınız olduğunda sizi uyarır, akıl verir, dinler. Hataların nedenlerini daha kolay itiraf edersiniz dostunuza, çünkü sizi bırakıp gitmeyeceğini bilirsiniz. Bir dosta asla rol yapmazsınız ama sevgiliyi kaybetmeme uğruna kendiniz olmayı bıraktığınız durumlar çoktur. Sizi çok seven dostlarınızdan zaman zaman sevgili uğruna vazgeçtiğiniz de olur ama döner dolaşır gelirsiniz birgün yine aynı meclise, ve kapısı hep açıktır. Sevgiliden yenilen kazıkların tedavi noktası da yine dost kapısıdır.
Sevgiliden "ayrılsak da dost kalamayız"... Çünkü hiç dost olunmamış biriyle dost kalınması da mümkün değildir mantık olarak...
Peki dost olanlar daha sonra sevgili olabilir mi? Sevgili olup bir dostu kaybetmeye değer mi?
(çok dertliyim bu konuda ben)
Eğer cidden bulmuşsan o dostu kesinlikle bırakma sıkısıkı sarıl ama eğer hayatta dost diye sarıldıkların seni tam arkandan vurduysa yada çok kırdıysa çaldıysa en güzel zamanlarından çok zor birdaha o dala güvenmek...
Ama dostunun olmamasının güzel yanı ne biliyor musun benim için birgün geliyor;anne,baba,kardeş,dost,eş,arkadaş tek kişide HAYAT ARKADAŞINDA buluşuveriyor tüm bu özellikler, bence en önemlisi o hayat arkadaşını bulabilmekte
sevgimle..
Posted by @@€ | July 9, 2007 at 3:52 AM
Evet Aylincim,
senin de dediğin gibi en büyük şans eş, dost, sevgili yani herşeyin olabilecek birini bulmak hayatta...
Posted by Filiz Kirazoğlu | July 9, 2007 at 6:02 AM
O ince noktaları o kadar iyi anladım ki yazındaki. Yarama tuz bastın.Yakında patlatmaz mıyım bende bir yazı :)
Posted by Rabia SERTÇE | July 9, 2007 at 12:45 PM
:) yanlış zamanlarda yanlış yerlerde karşılaşıyorsan biriyle ve hayatının aşkı bile olsa o anda, an ve mekan yanlışsa dostluktan başka çaren yoktur. hep dediğim gibi, dostluk öyle bişey ki içine tutku karıştırıp tadını bozmaya değmez. bugün üzülsen bile, bigün anlarsın kıymetini... walla bak :))))
Posted by Filiz Kirazoğlu | July 9, 2007 at 12:51 PM
Sevgiliden dost olmaz ilişki ertesinde, öncesi de olmaz bence ama denemek uğruna herkes kabul eder dostun sevgili olmasını. Ben de ikisinin ayrılması taraftarıyım. Dediğin gibi tutku uğruna dostluğu bozmaya değmez.
Sevgiler,
Posted by Mine Yaman | July 10, 2007 at 5:15 AM